https://chatbot.denizbank.com/Sdk/Jetlink.js

Menüye Git İçeriğe Git

Repo

Genel Bilgiler

Repo, "repurchase agreement" (geri alım anlaşması) teriminin kısaltması olup, finansal piyasalarda kullanılan önemli bir teminatlı borçlanma aracıdır. Bu işlemde menkul kıymet sahibi (genellikle bir banka veya finansal kurum), elindeki menkul kıymetleri belirli bir süreliğine satıp, önceden belirlenmiş bir fiyattan geri almayı taahhüt eder. Özünde repo işlemi, teminat karşılığı kısa vadeli bir borçlanma mekanizmasıdır ve çoğunlukla gecelik veya birkaç günlük süreler için gerçekleştirilir.

Finansal sistemin likidite ihtiyacını karşılamada repo piyasası kritik bir rol üstlenir. Merkez bankaları, para politikası uygulamalarında repo işlemlerini aktif olarak kullanır. Piyasaya likidite sağlamak istediklerinde repo işlemleri gerçekleştirirken, likiditeyi azaltmak istediklerinde ters repo işlemlerine başvururlar. Bu işlemler aynı zamanda, merkez bankası faiz oranlarının piyasaya etkili biçimde yansıtılmasında da önemli bir araç olarak işlev görür.

Repo işlemlerindeki faiz oranı, işlemin vadesi, teminatın kalitesi ve güncel piyasa koşullarına göre şekillenir. Repo faiz oranları, kısa vadeli piyasa faizlerinin önemli bir göstergesi olarak kabul edilir ve diğer finansal araçların fiyatlanmasında referans noktası oluşturabilir. Örneğin, gecelik repo oranları, bankaların birbirlerine kısa vadeli borç verme faizlerini etkiler. Gecelik repo oranları, merkez bankalarının para politikası kararlarından doğrudan etkilenir ve finansal piyasalardaki likidite durumunu yansıtır.

Finansal kurumlar için repo işlemleri, nakit yönetiminde esneklik sağlar. Bu sayede kurumlar, ellerindeki menkul kıymetleri tamamen elden çıkarmak zorunda kalmadan kısa vadeli finansman ihtiyaçlarını karşılayabilirler. Aynı zamanda, fazla nakdi olan kurumlar için de kısa vadeli ve güvenli bir yatırım alternatifi sunar.

Günümüzde repo işlemleri, merkez bankalarının para politikası operasyonlarının yanı sıra, finansal kurumların günlük likidite yönetiminde vazgeçilmez bir araç haline gelmiştir. ABD'de Federal Rezerv, repo işlemlerini kullanarak piyasaya geçici likidite sağlar ve kısa vadeli faiz oranlarını hedef aralıkta tutmaya çalışır. Benzer şekilde, Avrupa Merkez Bankası ve diğer merkez bankaları da para politikası uygulamalarında repo işlemlerini yaygın olarak kullanmaktadır.

Özellikleri

  • Repo işlemlerinin en temel özelliği, teminatlı borçlanma yapısıdır. yapılan yatırımın riskini azaltarak işlem güvenliğini artırır. Repo işleminde borç veren taraf (nakit sağlayan), aldığı menkul kıymetler sayesinde temerrüt riskine karşı korunmuş olur. Borç alan taraf (menkul kıymet sağlayan) ise, teminat olarak verdiği varlıkları geri alma hakkını korur.
  • Repo işlemleri, vade yapısına göre çeşitlilik gösterir. Gecelik repo, bir finansal enstrümanın veya varlığın, işlemin gerçekleştirildiği günün akşamı aynı gün valörlü (spot) olarak gerçekleşmesi anlamına gelir. Yatırımcılar, genellikle likidite yönetimi ve kısa vadeli yatırım ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla günlük repo işlemlerine katılırlar. Bir günden uzun, genellijkle bir hafta ile bir ay arasından değişen vadeli repo işlemleri de yapılmaktadır.
  • Repo işlemlerinde kullanılan teminatlar genellikle yüksek kaliteli ve likit menkul kıymetlerdir. Devlet tahvilleri, hazine bonoları ve bazı durumlarda yüksek dereceli şirket tahvilleri, repo işlemlerinde yaygın olarak kullanılan teminat türleridir.
  • Repo işlemlerinde teminat kesintisi (haircut) uygulaması da önemli bir özelliktir. Teminat kesintisi, menkul kıymetin piyasa değerinden belirli bir yüzde düşülerek hesaplanan ve borç verilebilecek maksimum tutarı belirleyen bir risk yönetimi aracıdır. Örneğin, %5 teminat kesintisi uygulanan 100.000 TL değerindeki bir menkul kıymet için en fazla 95.000 TL borç verilebilir. Teminat kesintisi oranı, menkul kıymetin kalitesi, likiditesi ve piyasa volatilitesine göre değişiklik gösterir.
  • Repo işlemlerinde günlük değerleme (mark-to-market) uygulaması da yaygındır. Bu uygulama, repo süresi boyunca teminat olarak verilen menkul kıymetlerin değerinin günlük olarak yeniden hesaplanmasını ve gerektiğinde ek teminat talep edilmesini içerir. Bu sayede, menkul kıymet fiyatlarındaki dalgalanmalardan kaynaklanan riskler kontrol altında tutulur.
  • Repo işlemleri genellikle standart sözleşmelerle yapılır. Uluslararası piyasalarda GMRA (Global Master Repurchase Agreement) gibi standart sözleşmeler kullanılarak işlem yapılır. Bu standartlaşma, işlemlerin hukuki altyapısını güçlendirir ve piyasa katılımcıları arasındaki güveni artırır.

Sıkça Sorulan Sorular

Repo Piyasalarını kimler düzenler?

Repo piyasaları, ülkelere göre farklı düzenleyici kurumlar tarafından denetlenir. ABD'de Federal Rezerv, Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) ve Finansal Sektör Düzenleme Kurumu (FINRA) repo piyasasını düzenler. Avrupa'da Avrupa Merkez Bankası ve ulusal merkez bankaları ile finansal düzenleyici kurumlar gözetim yapar. Türkiye'de ise Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ve Borsa İstanbul repo piyasasının düzenlenmesinden sorumludur. 2008 krizi sonrasında, repo piyasalarındaki düzenlemeler sistemik riski azaltmak amacıyla küresel çapta sıkılaştırılmıştır.

Repo hesaplama nasıl yapılır?

Repo hesaplaması, basit faiz formülü kullanılarak yapılır. Öncelikle repo oranı ve vade belirlenir. Ardından yatırılan ana para üzerinden, belirlenen oran ve vade için faiz hesaplanır. Örneğin, 100.000 TL için %42 oranında 7 günlük bir repo işleminde getiri: (100.000 × 0,42 × 7) ÷ 365 = 805,48 TL olacaktır. Hesaplamada yıl baz alınır ve genellikle 365 gün üzerinden işlem yapılır. Bazı piyasalarda ise 360 günlük baz kullanılabilir.

Kimler Repo işlemi yapabilir?

Repo işlemleri genellikle bankalar, aracı kurumlar, yatırım fonları, sigorta şirketleri, emeklilik fonları ve merkez bankaları gibi kurumsal yatırımcılar tarafından gerçekleştirilir. Bireysel yatırımcılar da bankalar ve aracı kurumlar aracılığıyla repo işlemlerine katılabilirler. Ancak kurumsal piyasada minimum işlem tutarları genellikle yüksektir. Türkiye'de bireysel yatırımcılar, bankalar aracılığıyla daha düşük tutarlarda repo işlemi yapabilirken, profesyonel repo piyasasında işlem yapmak için belirli sermaye ve lisans gereksinimleri bulunmaktadır.

Repo sonsuz kaldıraç sağlar mı?

Repo işlemleri teorik olarak kaldıraç imkanı sunsa da, sonsuz kaldıraç sağlamazlar. Düzenleyici kurumlar ve risk yönetimi uygulamaları, repo işlemlerinde kullanılabilecek kaldıraç oranlarını sınırlar. Repo işlemlerinde teminat kesintisi (haircut) uygulanması, aşırı kaldıraç kullanımını engeller. Örneğin, 100 birimlik bir menkul kıymet için %5 teminat kesintisi uygulandığında, yatırımcı sadece 95 birim nakit alabilir. Ayrıca, finansal kurumların sermaye yeterliliği düzenlemeleri ve risk limitleri de kaldıraç kullanımını sınırlandıran faktörlerdir. Aşırı kaldıraç kullanımı, 2008 krizinde olduğu gibi sistemik risklere yol açabilir.

Günlük Repo Getirisi ne kadardır?

Günlük repo getirisi, piyasa koşullarına, merkez bankası politikalarına ve ekonomik göstergelere bağlı olarak sürekli değişkenlik gösterir. Genel olarak repo getirisi, merkez bankası politika faiz oranlarına yakın seyreder. Ekonomik belirsizlik dönemlerinde getiri artabilirken, likiditenin bol olduğu dönemlerde düşebilir.

Repo risksiz midir?

Repo işlemleri genellikle düşük riskli olarak kabul edilse de tamamen risksiz değildir. Temel riskler arasında karşı taraf riski (işlem yapılan kurumun yükümlülüklerini yerine getirememesi), operasyonel risk ve piyasa riski bulunur. Özellikle teminat olarak alınan menkul kıymetin değerinde ani düşüşler yaşanması durumunda, teminat yetersiz kalabilir. 2008 finansal krizinde Lehman Brothers'ın iflası, repo piyasasındaki riskleri gözler önüne sermiştir. Bu nedenle günümüzde repo işlemlerinde teminat kesintisi (haircut) uygulanması ve günlük değerleme gibi risk azaltıcı önlemler yaygın olarak kullanılmaktadır.

Repo, borçlunun varlıklarını ipotek altına alır mı?

Repo işlemi, klasik anlamda bir ipotek oluşturmaz. Bunun yerine, menkul kıymetlerin mülkiyeti geçici olarak karşı tarafa devredilir. Bu, hukuki açıdan bir satış ve geri alım işlemidir. Repo işleminde borç alan taraf, menkul kıymetlerini teminat olarak verir ve anlaşma süresince bu varlıkların mülkiyeti geçici olarak borç veren tarafa geçer. Anlaşma süresi sonunda, borç ödendiğinde menkul kıymetlerin mülkiyeti tekrar orijinal sahibine döner. Bu yapı, ipotek gibi uzun süreli bir hak tesisinden ziyade, geçici bir mülkiyet transferi olarak değerlendirilir.

Repo bir Türev midir?

Repo, teknik olarak bir türev ürün değildir. Türev ürünler, değeri başka bir finansal varlığın fiyatına bağlı olan finansal araçlardır. Repo ise, bir menkul kıymetin satışı ve belirli bir tarihte geri alınması taahhüdünü içeren bir anlaşmadır. Repo işleminde menkul kıymetin mülkiyeti geçici olarak el değiştirir ve işlem doğrudan menkul kıymetin kendisi üzerinden yapılır. Buna karşılık türev ürünlerde, dayanak varlığın mülkiyeti el değiştirmez. Repo, daha çok teminatlı bir kredi işlemi olarak değerlendirilir ve finansal piyasalarda birincil piyasa işlemleri arasında yer alır.

Repo ile hangi finansal araçlar kullanılır?

Repo işlemlerinde en yaygın kullanılan finansal araçlar devlet tahvilleri ve hazine bonolarıdır. Bu araçlar, yüksek likidite ve düşük kredi riski özellikleri nedeniyle tercih edilir. Bunların yanı sıra, yüksek kredi notuna sahip şirket tahvilleri, mortgage destekli menkul kıymetler (MBS), varlığa dayalı menkul kıymetler (ABS) ve bazı durumlarda yüksek kaliteli hisse senetleri de repo işlemlerinde teminat olarak kullanılabilir. Merkez bankaları genellikle devlet tahvillerini tercih ederken, özel sektör repo işlemlerinde daha geniş bir teminat yelpazesi görülebilir. Teminatın kalitesi, repo işleminin faiz oranını doğrudan etkiler.

Repo ve Ters Repo arasındaki fark nedir?

Repo ve Ters Repo, aynı işlemin farklı taraflardan bakıldığında aldığı isimlerdir. Repo (geri alım anlaşması), menkul kıymet sahibinin bu kıymetleri satıp daha sonra geri almayı taahhüt ettiği işlemdir. Ters Repo ise, nakit sahibinin bu nakdi verip karşılığında menkul kıymet aldığı ve daha sonra bu kıymetleri geri satmayı taahhüt ettiği işlemdir. Örneğin, bir banka menkul kıymetlerini satıp nakit aldığında Repo yapmış olur. Aynı işlemde karşı taraf ise nakit verip menkul kıymet aldığı için ters repo yapmış olur. Merkez bankaları likidite sağlamak istediklerinde Repo, likiditeyi azaltmak istediklerinde ise ters repo işlemleri gerçekleştirir.

Repo işlemlerinde hangi teminatlar kullanılır?

Repo işlemlerinde kullanılan teminatlar, işlemin güvenliğini sağlayan temel unsurdur. En yaygın kullanılan teminatlar devlet tahvilleri ve hazine bonolarıdır. Bunların yanı sıra, yüksek kredi notuna sahip şirket tahvilleri, uluslararası kuruluşların ihraç ettiği mortgage destekli menkul kıymetler (MBS), varlığa dayalı menkul kıymetler (ABS) ve bazı durumlarda yüksek kaliteli hisse senetleri de kullanılabilir. Teminatın kalitesi ve likiditesi, repo işleminin faiz oranını ve teminat kesintisi (haircut) oranını doğrudan etkiler. Merkez bankaları genellikle sadece en yüksek kaliteli teminatları kabul ederken, özel sektör repo işlemlerinde daha geniş bir teminat yelpazesi görülebilir.

Ekonomide Repo işlemlerinin kullanım amaçları nelerdir?

Repo işlemleri ekonomide çeşitli amaçlarla kullanılır. Merkez bankaları para politikası uygulamak, piyasa likiditesini yönetmek ve kısa vadeli faiz oranlarını hedef seviyede tutmak için repo işlemlerini kullanır. Bankalar ve finansal kurumlar, kısa vadeli likidite ihtiyaçlarını karşılamak, bilanço yönetimi yapmak ve menkul kıymet portföylerini finanse etmek amacıyla repo piyasasına başvurur. Ayrıca, menkul kıymet alım-satımı yapan kurumlar, pozisyonlarını finanse etmek için repo işlemlerini tercih eder. Repo piyasası, finansal sistemde likiditenin etkin dağılımını sağlayarak ekonomik aktiviteyi destekler ve para politikasının etkinliğini artırır.

Repo'nun yatırımcılara sağladığı avantajlar nelerdir?

Repo işlemleri yatırımcılara çeşitli avantajlar sunar. Kısa vadeli ve güvenli bir yatırım aracı olarak, nakit fazlası olan yatırımcılara mevduattan genellikle daha yüksek getiri sağlar. Teminatlı yapısı sayesinde kredi riski minimize edilir. Repo, esnek vade yapısıyla farklı likidite ihtiyaçlarına uygun çözümler sunar. Kurumsal yatırımcılar için nakit yönetiminde verimlilik sağlarken, menkul kıymet sahipleri için portföylerini satmadan finansman elde etme imkanı yaratır. Ayrıca, repo işlemleri genellikle standart sözleşmelerle yapıldığından, operasyonel kolaylık ve hukuki güvence sağlar. Vergi avantajları da bazı yatırımcılar için tercih sebebi olabilir.

Repo piyasası krizleri nasıl etkilenir?

Repo piyasası, finansal krizlerde genellikle ilk etkilenen alanlardan biridir. Kriz dönemlerinde güven azalması, karşı taraf riskine ilişkin endişelerin artmasına ve repo piyasasında likiditenin hızla daralmasına yol açabilir. 2008 krizinde, teminat olarak kullanılan mortgage destekli menkul kıymetlerin değerindeki düşüş ve Lehman Brothers'ın iflası, repo piyasasında ciddi bir likidite krizine neden olmuştu. Kriz dönemlerinde repo faiz oranları aniden yükselebilir, teminat kesintileri (haircut) artabilir ve bazı teminat türleri kabul edilmeyebilir. Merkez bankaları genellikle kriz dönemlerinde repo piyasasına müdahale ederek likidite sağlar ve piyasanın çökmesini önlemeye çalışır.

Repo işlemlerinde minimum yatırım tutarı nedir?

Repo işlemlerinde minimum yatırım tutarı, işlemin gerçekleştiği piyasaya ve aracı kuruma göre değişiklik gösterir. Bankalararası repo işlemleri ile BIST repo piyasasında yapılan repo işlemleri genelde yüksek tutarlı işlemlerdir Bireysel yatırımcılar için bankalar ve aracı kurumlar aracılığıyla yapılan repo işlemlerinde ise minimum tutarlar daha düşük olabilir Piyasa koşullarına göre bu tutarlar değişebilir.

Repo piyasasında likidite nasıl sağlanır?

Repo piyasasında likidite, çeşitli katılımcıların aktif işlem yapmasıyla sağlanır. Merkez bankaları, likidite sağlayıcı olarak kritik rol oynar ve açık piyasa işlemleri yoluyla piyasaya likidite enjekte eder veya çeker. Büyük bankalar ve aracı kurumlar, piyasa yapıcı olarak sürekli alım-satım kotasyonları vererek likiditeye katkıda bulunur. Elektronik işlem platformları ve merkezi takas kurumları, işlemlerin hızlı ve güvenli bir şekilde gerçekleşmesini sağlayarak likiditeyi artırır. Standartlaştırılmış sözleşmeler ve şeffaf fiyatlama mekanizmaları da piyasa likiditesini destekler. Kriz dönemlerinde merkez bankaları, repo piyasasında likidite sağlayıcı olarak daha aktif rol alır.